Şamandıra
Hayırsız oğluyum babamın hiç büyümeyen
hâlâ Topkapı'ya doğru uzanır kimsecikler görmeden
hınzır bir çocuk gibi kapısını çalıp kaçarım İstanbul'un
Hayırsız oğluyum babamın ticareti sevmeyen
para için koşturulan
yarış atlarının terlerini
bir akvaryumda toplar içinde denizatı beslerim
Hayırsız oğluyum babamın yollarda dalgın yürüyen
ama adliyenin çöplüğünde
bulduğu dolmakalemi
çocuklarına getirmek için ortasından yapıştıran temizlik işçisi kaçmaz gözlerimden
Hayırsız oğluyum babamın
bir parka
dikilirse bir gün şairlerin heykelleri benim yerim boş kalsın
ve payıma
hayırsız ada açıklarına bir şamandıra bırakın