Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

140 syf.
9/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
İnsanlığın her anlamda can çekiştiği bir noktadayız!
Kısaca kitabın konusundan bahsetmek istiyorum: Geçimini balıkçılık yapmakla sağlayan Mustafa, bir gün oğlu Denizle beraber balığa çıkıyorlar ve oğlu denizde boğularak ölüyor. Bundan sonra Mustafa da karısı Mesude de bir sessizliğe bürünüyorlar, birbirleriyle bile oturup doğru düzgün konuşmadan hayattan biraz kopuk yaşamaya devam ediyorlar ama karşılarına öyle bir şey çıkıyor ki ikisine de yaşama umudu veriyor. Denize açıldığı bir gün denizde cesetler bulur, bunlar göçmen cesetleri ve bir de bebek bulur. Asıl hikaye bundan sonra başlıyor. Romandaki Samir bebek bana, kırmızı tişörtü, mavi şortuyla denizin cansız bedenini,kıyıya vurduğu Alyan bebeği hatırlattı. Zaten unutmak ne mümkün. Çoğumuzun içini yakan o fotoğrafı hâlâ görünce bakamıyoruz. Akıcı ve çok can yakıcı bir Roman. Kitapta birden fazla toplumsal soruna değinmiş. Son yıllarda ülkemiz ve bazı diğer ülkelerde yaşanan göçmen krizini, biraz da başka bir taraftan, onların gözünden bakmaya deneyecegimiz bir roman. Doğadan, ağaçların kesilmesinden, denizlerin kirletilmesine kadar bir çok konuya değinmiş ama biraz yüzeysel kaldı bana göre, böyle geçiştirmek, üsten anlatmak yerine biraz daha açıklayıcı olabilirdi okur için. Bu konuda yeteri kadar tatmin etmedi beni. Zülfü Livaneli'nin, kitapla ilgili söyleşini okudum ve dinledim. Bazı konulara karşı düşüncelerim değişmediyse bile bakış açım değişti. İnsanları gerçekten anlayamadığımız, neyin neden olduğunu, istediklerimizi sonuçlarının neler olabileceğini, her zaman her istediğimizi de elde edemeyecegimiz zamanlar olabileceğini unutuyoruz. Bir olayın başımıza gelmeden bizim için önemini o kadar anlayamadığımız oluyor. Bazi isteklerimizi elde etmenin bir başkası için sonuçlarını ölçüp tartamiyoruz, daha çok elde etme güdümünde olduğumuzdan haklı haksız yönlerimizi göz ardı ettiğimiz zamanlar oluyor. Okuyunca biraz da bunların farkına varıyoruz. O kadar güzel bir ülkede yaşıyoruz ki, ne olursa olsun darlığında da varlıkta da vazgeçmediğimiz bu ülkenin; taşını, toprağını, doğasını, denizi ormanları her şeyiyle sahiplenmek ve onları korumak zorundayız. Çünkü onlar bizim nefesimiz, geleceğimiz. Nefesimiz olmadan yaşayamayiz. Bunun için en büyük sorumluluk bizlere düşüyor. Herkes kendi bulunduğu yeri, çevresini korusa çok daha güzel bir yer olur. Bu anlamda daha çok şey bekledim durdum sonuna kadar, yeteri kadar o verimi almasam da kitabı çok beğendim. Kesinlikle tavsiye edeceğim bir kitap. Keyifli okumalar..
Zülfü Livaneli
Zülfü Livaneli
Balıkçı ve Oğlu
Balıkçı ve Oğlu
Balıkçı ve Oğlu
Balıkçı ve OğluZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 202126,7bin okunma
··
1 artı 1'leme
·
972 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.