mistik izler..:
“Şu dünyada iki tür insan vardır.
Gördüğüne inananlarla, gördükleriyle yetinmeyip gerçeği arayanlar..”
Kavim - 
Ahmet Ümit
Öncesinde yayınlanan iki hikaye kitabını saymayacaksak şayet, Kavim ‘Başkomiser Nevzat’ serisinin ilk kitabı olarak karşımıza çıkıyor.
Daha Vefa Lisesi’ndeyken ‘Aman Vermez Avni’ lakabıyla anılan Nevzat Başkomiser, bilindik polis şeflerinden hayli farklı bir profil çiziyor bize: düşünen, olaylara farklı bir açıdan bakabilen, yeri geldiğinde iğneyi de çuvaldızı da kendine batırmaktan geri durmayan biri o. Bu sebeple meslek büyüklerince de pek sevilmemiş gibi, zira onunla beraber mesleğe başlayanlar çoktan müdür olmuşken kendisi apoletindeki sarı yıldızlardan mahrum henüz. Hoş, bu durumu pek mesele etmiyor da zaten kendisine…
Olayımıza dönecek olursak roman mistik ögeler barındıran bir rüya ile merhaba diyor okuyucuya. Sonrasında ise bir cinayet anonsu geliyor Nevzat ve ekibinin telsizine. Başlangıçta her zamanki gibi basit bir cinayet hikayesidir zannı ile gitseler de olay yerine, gördükleri hepsini şaşkınlığa uğratmaya yetiyor: göğsüne saplı bir bıçakla uzanmış maktül, kabzasında haç bulunan bir bıçak, ağır tütsü kokusunun hakim olduğu odada üzerinde belli cümleleri kurbanın kanıyla işaretlenmiş Hıristiyanlığın kutsal kitabı…
Yalın bir dille yazılan kitapta yazar oldukça didaktik ögelere başvurmuş. Hıristiyanlık inanışının sistematiğe kavuşma evreleri, Süryanilik, Arap Aleviler, dinler tarihi, 1980 dönemi Türkiye’si, sosyolojik olgular derken Ahmet Ümit pek çok konuya değinmiş hikaye örgüsünde. Ve hepsi de birbiriyle tüm kılcallarına kadar ilintili.
Bir diğer taraftan da ceza-adalet sistemine ilişkin eleştirel noktalara değinilmiş romanda ki bu kısımlar da oldukça değerliydi bana göre.
Oldukça iddialı bir cinayet polisiyesine davetlisiniz.
Keyifli okumalar diliyorum..
Kitapla kalın…
·
1.419 görüntüleme
Yasalar, adaleti korumak için varsa
da, çoğu zaman basarılı olamadıklarını da biliyorum.
Daha doğrusu böyle olmadığını her
gün yaşayarak, öğreniyorum.
Çünkü mükemmel yasa yok.
Belki de bu yüzden yasalar
sürekli değisip duruyor.
Belki hep değişecek. Sanırım adalet, vicdanımız ile yasa
arasında bir yerde duruyor.
Bu nedenle yasa, adaleti sağlamakta tek başına yeterli
olamaz.
Ama adaleti sağlamak için yasalara inanmaktan baska da çaremiz yok.
Kavim - Ahmet Ümit
Bir kitabı okutturmak istesem,kitabı sattirmak isteyen dağıtımcı olsam,kitabı çok satanlar katmak isteyen yayıncı olsam; bu kitabın reklamını ; esrarengiz, kişisel,felsefik,benim gibi kahraman duygularini verecek böyle bir arka kapak yazısı ve afişi hazirlatirdim.
Profesyonelce bir satış anlatımı,pazarlama sunumu olmuş.Ellerinize sağlık.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.