Kitap Avanos'ta kaldığı yerden devam ediyor. Cem, Münire Anne ile birlikte konağı butik otele çeviriyor. Turna'yı kimsesizler mezarlığından alıp Avanos'a getiriyorlar. Ve sonra Cem'e konakta Turna'nın ruhu musallat oluyor. Geceleri uyku uyuyamaz oluyor. Bir sabah otele öfkeli bir kız geliyor. Mihriban. Cem'in hayatını altına üstüne getiren kız diyeyim. Cem'in Avanos'ta tek arkadaşı, dostu bir antikacı. Halil Hoca. Kitap bu üçü üzerinden ilerliyor. Mihriban, Cem'i terkedince Cem bunalıma giriyor ve bazı yaşadığı şeyler yüzünden , Halil Hoca onu Tarsus'a bir tanıdığının yanına gönderiyor. Orada Ashab-ı Kehf i ve hikayelerini öğreniyor. Tabiri caizse hidayete eriyor. Tabi bu arada hala sıkılıp bırakmadıysanız kitabı son 100 sayfa kalmış oluyor. Ben buna çok kızıyorum. Kitabın üzerinde ''Bir Ashab-ı Kehf'' romanı yazıyor, ama Ashab-ı Kehf sahneye artık kitap bitmeye yakın giriyor. Sinan Efendi sadece Hüzün Yanığı 2 de deseydi alır okurduk biz bu kitabı. Sırf bu yüzden artık ne zaman Ahsab-ı Kehf'i göreceğiz diye söylene söylene kitaptan doğru düzgün tat alamadım. Ve o uzun uzadıya yazılan mektuplardan çok sıkıldım.

Hüzün Yanığı 2Sinan Yağmur · Kapı Yayınları · 2017527 okunma

·

19 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Hacer