Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

344 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Belki biraz uyumsuzuz…
Buket Uzuner’in Tabiat Dörtlemesi serisinin ilk kitabı Su… Mitolojik bir kitap belki de… Ama aklınıza hemen Yunan mitolojisi gelmesin. Bizden, içimizden, bağrımızdan bu mitoloji… Şamanizm öğretilerinin yoğun bir şekilde hissedildiği bir üslupla kaleme almış yazar. “İnsanın mutluluğunu sahiden paylaşacak birini bulması dünyanın en zor işidir!” Ne kadar da sahici bir söz. Mutluluğumuzu paylaşıyoruz hem de çoğu zaman tanımadığımız insanlarla “sosyal medya”da… Ama sahiden paylaşacağımız biri var mı? Varsa ne mutlu size. “…Türkiye'de Kaf Dağı'nın gerçekte var olmasından çok daha ütopikti…” Nedir bu ütopik olan? Kadının da hayatını sevdiği bir uğraşa adayabilmesi… Romanın bir kadın kaleminden çıktığı apaçık ortada. Ve bu durum oldukça hoşuma gitti. Dimağınızda hoş bir tat bırakacak bir üslup bu. Ne uzun ne kısa, karınca kararınca… "Son ağaç öldüğünde, son ırmak zehirlendiğinde ve son balık tutulduğunda parayı yiyemeyeceğimizi anlayacağız…” (Kızılderili atasözü) Gazeteci Defne Kaman, çevresindekilerin deyimiyle uyumsuz Defne, paranın yenmeyecek bir şey olduğunu Şaman Umay ninesinden küçük yaşlarda öğrenmiş… Bu yüzden kendini doğaya adamış bir çevresever. Hatta yılmaz bir dünya savunucusu, tabiat tutkunu, koruyucusu… Bir sabah Barış Manço vapuruyla karşı yakaya geçerken ortadan kaybolur. Ve olaylar gizemli bir şekilde gelişmeye başlar. Kitap ve hayvan sevmeyen insana güvenmeyen Sahaf Semahat. Bu karakter… Buket Hanım bunu mutlaka ayrı bir roman başkarakteri olarak düşünmeli. İçinde gri bulutlar gezinen Semahat. Bittabi Ümit Kaman… Komiser Haydar Ümit Kaman… Yazarın kalemiyle Defne’nin peşinde içsel yolculuğunu tamamlama yolunda emin adımlarla ilerledi… Dünya üzerindeki en güzel esmer Tasvir’e aşık… Güzel, saf, temiz ve engel tanımaz bir aşk okudum burada. Bu kitabı okuduktan sonra şayet
Kılavuzun Pusulası
Kılavuzun Pusulası
’nı kaleme alsaydım Orkun’la Tomris’i Defne’nin ziyaretine gönderirdim. Orada Kaşgarlı Mahmut burada devlet olma yani mutlu olma bilgisini yüzyıllar önce bize veren Yusuf Has Hacip…Belki de bu tekniği düşünmeliyim ne dersiniz? Söylemeden geçmeyeyim yazarın arada sırada okuyucu ile iletişime geçmesi biraz Tanzimat Dönemi roman havası estirmedi değil. O zamanlar teknik bir kusur olarak görülen bu durum, bu zamanda nasıl yorumlanır okuyanların taktirine bırakıyorum. Sonuç olarak sevgili okur, Adı gibiydi roman… Su gibi akıp geçti. Dörtlemeye devam etme isteği bir hayli oluştu bende.
Su
SuBuket Uzuner · Everest Yayınları · 20195bin okunma
·
848 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.