"Bir söz arıyordum, bir ses duydum...
Sözün peşindeydim. Hoyratça kullandığım, hovardaca harcadığım, sabun köpüklerine üfleyip tükettiğim sözün; hikâyeyi başlatacak, sürükleyecek, sonlandıracak o ilk cümlenin. Bir türlü yazıya dökülemeyen, tam yakaladığımı sandığım anda düşüncenin bulutsu hafifliğine karışıp kaybolup giden cümle... Yitik söz...
O sesi duydum, sözü unuttum, sesin peşinden gittim."
Kayıp Söz başladığı noktaya varmak için yola çıkıp hayatın çemberini tamamlama hikayesi. Yitik bir söz arayan onu kendinde bulur, başkasında buldum sanan aynadaki aksini görür. Kitabı okuduğumda aklıma yer eden metaforumsu cümle buydu:) Keyifle okudum sonunda hüzün bıraktı. Yol bittiğinde başlangıç noktası varış noktası oluyorsa ardında kalan tüm yolların toplamı ediyor insan...