Hababam Sınıfı Uyanıyor bugün bile okuyup yeni şeyler öğrendiğimi fark ediyorum. Seneler kadar derin duygu yoğunluğu, bıçak gibi kesiyor. Hababam sınıfını filmleriyle tanıdık ama edebiyat eseri bambaşka.
Rıfat Ilgaz bir portre çizmiş. Kötü eğitim sisteminin sulu mizah boyaları ile yapılmış bu portre.
Bizi güldürüyor okurken ama sonunda "sen işte buna gülüyordun" diye yüzümüze utancımızı vuruyor. Bu çocuklar kötü eğitim sisteminde kalmış yoksul, kimsesiz herkesin onların üzerlerine gidildiği onları anlamayan öğretmenler ve idareciler. Hababam sınıfı ezilip hor görülen bir kesmi anlatıyor bunu yanı sıra. Bu kesim sürülmek ile tehdit ediliyor, toplumdaki alt ve üst sınıf ayrımını eleştiriyor. Ayrımcılık sınıflara okullara kadar sızmış durumda. Verilen yemeklere kadar.
Onlar kendilerini darıya benzetiyorlar çünkü darı gibi ne besin ne ışık ne ilgi istemeden yetişebiliyorlar. Kimse onlara mutluluk vermiyor, ilgi vermiyor. Onların böyle olmasının sebebi yöneticiler. İşte biz bunlara güldük. Gülünecek halimiz varmış. Film uyarlamalarından farklı bir tiyatro eseri.