Çoğu kez ona sinsi ve yalancı olduğu, "olay çıkardığı" için kızılır. Ama aslında o, sırlara ve yalana yargılıdır. Bir kadın on altı yaşına geldiğinde, kimi acılı sınamalardan geçmiştir bile. Ergenlik, âdet görme, cinselliğin uyanması, ilk heyecanlar, ilk ateşler, korkular, tiksinmeler, kuşkulu, bütün bunları yüreğine hapsetmiştir; sırlarını özenle saklamayı öğrenmiştir. Sırf kadın bezlerini saklaması, âdet gördüğünü gizlemesi bile onu yalana hazırlar.