Bir halkın yeniden doğuşunu anlatan Grigory Petrov, kendi ülkesinde yıllarca yasaklı yazarlardan birisi olarak kalmış. Anlıyoruz ki yanlışları söylemek bizi toplumdan dışlanmaya itebilir. Kıymetinizi siz öldükten sonra bilirler ve bu süre zarfında başka milletlerin tarihini yazmış olursunuz. Yani kendi halkınız sizden yoksun kalırken başka milletler sizin bilginizi kucaklar ve o bilgiler eşliğinde tarih yeniden yazılır.
Finlandiya başlarda İsveç'in hükmü altındayken bataklıklar, yoksulluklar ve cahiller ülkesiyken, Rusların hükmüne geçince gelişmeye başlamış. Ruslar onlara yeni anayasada özgürlük ve her gelen hükümetinde bu kurala bağlı kalacağı sözünü vermiş.
Anlayacağınız 1800lu yıllardan buralara kolay gelinmemiş, orta da çok büyük bir emek var. En dikkat çekilen noktada şu olmalı: Ülke topraklarının insan olan her yerleşim yerine kütüphaneler götürülmesi ve bu kitapların sadece raflar da kalmaması, insanların kitapları her daim okuyup cehaleti yenmesi denebilir.
Çok da uzatmamak gerek zaten yüzlerce inceleme yazılmış.
Keyifli okumalar dilerim.