Eski Mısır'dan başlayarak kediler düş gücümüzü kışkırtmıştır. Tanrı olarak tapınılmış, şeytan olarak zulüm görmüş, pozitiften negatife olağanüstü bir sembol yelpazesiyle donatılmışlardır.
Güneş sembollerinden olan aslanlar çoğunlukla kutsal yerlerin koruyucuları olarak tapınak girişlerinde oyulmuşlardır.
Kara kedilerin artık uğur getirdiğine inanılıyor ama bir zamanlar cadılar kara bir kediyle resmedildiğinden cadılıkla ilişkilendirildi.
Gece yaratıkları olan kediler büyü ile ilişkili görülmüştür.
Batı'da hayvanlar kralı olarak bilinen aslanın bu rolünü, Doğu'da kaplan, Amerika kıtalarında Jaguar almıştır.
Hindu tanrıçası Durga, hayvani tutkulara egemenliğinin bir simgesi olarak bir kaplana biner, Şiva da kaplan postuna bürünmüştür.
Orta Amerika kültürlerinde gecenin efendisi, bekçi ve koruyucu olduğu düşünülen jaguar Aztek çömleklerinde sıklıkla resmedilmiştir.
Eski Mısırlılar kedileri sayar, kedi tanrıça Bastet'e taparlardı.