Yeni bir düzeni savaşla kuran erkeklerin oluşturduğu yeni “koşullar”, yahut bu kitaptaki kelime tercihiyle “şeyler”in belki de hayata dair büyük bir toyluktan bahsi geçen bu koşulların içinde yaşama mecburiyeti içerisinde kendisini bulan belki de nice kadının hikâyesinin ismi Berta. Eş olmaya, kendi olmaya, anne olmaya hazır değilken bir anda tüm bu “şeylerin” altında kalışı şahane bir olay örgüsüyle anlatılmış. Hikâyenin kendisi bizzat ilgi çekici ve özgün bir perspektiften ele alınmışken beklenmedik ters köşelerle ilerleyerek okuru kendinden koparmamayı da sağlıyor. Bilhassa sürüklenen ceset alegorisinden çok etkilendim, karakterin kendini o denli işlevsiz ve kopuk bir mekanizma olarak görmesi ve çevresindeki insanların nasıl “şeyler” olduklarını (yahut teşkil ettiklerini) çok net bir biçimde tasvir eden bir kısımdı, özellikle de Wilhelm’in karakter analizi açısından keyifli bulduğum bir anlatımdı.
Jaguar her zamanki gibi pişman etmiyor, daim olsun.