Gönderi

Sufi meditasyonu da neymiş? Tanrı neymiş? Kurtuluş neymiş, yani, dünyanın kurtulması diye bir gerekçe varsa tabii? Hiçbir şey değildi bütün bunlar. Oradaki -ve Villete dışındaki- herkes kendi yaşamını yaşamaya baksa, başkalarına karışmaya da kalkmasa, Tanrı her anın, her buğday tanesinin, gökyüzünde bir görünüp bir sonraki saniye yok olan her bulut parçasının içinde bulunabilirdi. Tanrı hep oradaydı, ama insanlar arayışlarını sürdürmek zorunda hissediyorlardı kendilerini, çünkü yaşamın bir iman gösterisi olduğu gerçeği onlara fazla basit geliyordu.
Sayfa 156Kitabı okudu
·
22 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.