Bu tarz kitapları, bazı pis işleri haklı sebeplere bürüyüp normalleştirmeye çalıştıkları için sevemiyorum. ‘Kocam/karım beni zaten sevmiyordu o zaman evliyken de olsa hoooop başkasına gideyim ben’ kitabı bu. Bir de hastalıklı davranış o kadar masum, o kadar şirin gösteriliyor ki karakter artık şunu diyecek eşine: ‘ya evet seni aldattım ama bak bir görsen sen de seversin onu’. Köy yerinde aykırı davranışlarıyla köy hayatına uyum sağlayamayan Cemile’nin yaşadıkları anlatılıyor yazıyor kitap için. Yaşasın, daha kötüsünü yaşasın diyeceğim de, hiç de öyle olmuyor valla. Aksine en mutlu kişi Cemile oluyor ilginç bir şekilde. Cemile’nin yediği haltları başından beri bilen ve içten içe yengesine aşık olan kaynı da, arka çıkıyor ona köy yerinde. Köy yerinde yani dikkatinizi çekerim. Vay be!
Hiç keyifle dinlemedim kitabı ama başlayacak olanlara yine de iyi okumalar.