Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Aslında önerilen şey ana yurt veya türenek tespitindeki en güvenilir yöntemdir ve bütün büyük dil aileleri ve alt kolları için uygulanmıştır. Bir topluluk, dolayısıyla dili belli bir coğrafi sahada ortaya çıktıysa orada yaşayan bitki ve hayvanları ve de fiziki dünyanın oraya has gerçeklerini ifade için gerekli kelimeler muhakkak bulunacaktır. Türkçede kayın ağacı için kendi kelimemiz var ama hurma için yok. Dolayısıyla Türk dili kayın ağacının olduğu ama hurmanın olmadığı bir yerlerde ortaya çıkmıştır. Dilimizde zürafa kelimesi bulunmuyor, dolayısıyla atalarımız bu hayvan hiç görmemişlerdir. Öte yandan Ekvator kuşağında yaşayan halkların dilinde de buzla, hatta karla ilgili bir kelime bulunması beklenmez. Herhalde suyun donduğunu hayal bile edemezlerdi. Ana Türkçe veya kök dilimiz diğerlerine kıyasla zengin bir kelime hazinesine sahip. Elimizde yeterli sayıda kelime var ve bunların içinde bitki ve hayvan, özellikle de tarımla ilgili tabirler çok fazla bir yüküne ulaşıyor. Lakin bugüne kadar kırk deveyi hendekten atlatmaya çalışan 'Türkiyat'çıların bu konuyu ihmal etmelerini anlamak zor.
Sayfa 174 - 175
·
114 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.