Spoiler içerir ..İskandinav Edebiyatı'nın önemli eserlerinden 'Açlık', Nobel Edebiyat Ödüllü Knut Hamsun'un yazmış olduğu otobiyografik bir roman. Kitap MEB'in ortaöğretim öğrencilerine tavsiye ettiği "100 Temel Eser" arasındadır. Tavan arasında kaldığı izbe bir pansiyonda hayatın zorluklarıyla mücadele ederken, yazarak hayata tutunmaya çalışan, yazdıklarının kabul görmesi uğruna mücadele veren, korkunç derecede açlık ve yoksullukla dolu genç bir yazarın hikayesi. Hikayenin baş kahramanı aynı zamanda ismi zikredilmemesine rağmen yazarın kendisidir. Maddi durumu oldukça kötüdür. Ödemelerini sürekli geciktirdiği pansiyonlarda kalmaktadır. Açlığı o boyuta gelmiştir ki, hasbelkader midesine bir şey girse, midesi bunu kabul etmeyip kusmaktadır. Başkarakter uzun süre iş bulmak için tüm kapıları çalar fakat tüm kapılar yüzüne vurulur.İş aramaktan `,umudunu kesen ve özgüvenini fazlasıyla yitiren yazar ara ara yazdığı yazıları gazetede yayımlanır ve bunlardan kazandığı parayla geçinmeye çalışır. Fakat uzun süre parasız kalıp ağzına bir lokma ekmek koyamadığı için yazılarına konsantre olamaz birtürlü ilham gelmez kendine yabancılaşır ve dolayısıyla gazeteden kazandığı 3-5 kuruşu da kazanamayacak hale gelir.Hal bu iken bile kendini yazmaya adayan ana karakter başka bir iş ile uğraşmak için çabalamaz, bunun yerine gerekirse aç kalarak sadece yazmayı arzular. Öyle ki, açlıktan akıl ve beden sağlığını kaybetme derecesine gelmesine rağmen artık yürüyemez haldeki bedenini güç bela bir markete sürüyerek bir parça yiyecektense, geceleri de karanlık odasında yazabilmek için odasını aydınlatabilecek bir mum ister. Karakter zaman zaman öleceğini düşünür; sokaklara düşer hastalanır şuurunu kaybetmemek için direnir. Yazmak, ana karakter için bir var olma nedenidir.Yaşadığı bu dayanılmaz açlık beden sağlığından ziyade psikolojisine de zarar verir halüsinasyonlar görmeye başlar deliliğin kıyılarında dolaşır.Güç bela da olsa dermansız bir şekilde biraz para kazanabilmek için yine de yazmayı bırakmaz.Aç ve sefalet içinde olmasına rağmen kimseden yardım istemeyecek kadar gururlu, bir dilenci ondan para istediğinde, cebindeki son parayı verecek kadar da cömerttir.Ve hayata isyan eder akli dengesini yitirmeye başlar.Kitapta devamlı kendisiyle olan iç hesaplaşmalarına da ve bazı zamanlarda dayanılmaz açlığa yenik düşüp çok zaman ağladığına ve isyanına şahit oluyoruz.(Kitap o denli sürükleyici ki her sayfada karakterimiz yiyecek bir şeyler bulabilecek mi diye düşünmeden edemiyoruz.) Dürüst ve namuslu olmak en önem verdiği şeydir, kimseden yardım istemez, insanların karşısında küçük düşmeyi kendine yediremez. Eserin sonunda, gururunu ve ahlakını korumak için verdiği bu mücadeleye daha fazla dayanamaz, açlıktan yazılarını bile yazamamaya başlayınca pes eder ve bu mücadeleden vazgeçer. İngiltere'ye giden bir gemiyle şehri (Kristiania) terk eder. Kitapta açlık o kadar etkileyici aktarılmış ki okurken karakterin yaşadığı çaresizliği hissediyorsunuz. Açlığını bastırmak için yenilemeyecek şeyleri çiğneyen, eski püskü battaniyesi dışında her şeyini üç beş kuruşa satan, hatta ceketinin düğmelerini söküp satmayı düşünen bir genç., Açlığı zaman zaman öyle bir hal alır ki açlığını bastırabilmek için kasaptan aldığı kemiği kemirmesi, kendi parmağını ısırması, yerdeki kurumuş otları taşları ağzına atması, açlıktan iradesinin iyice zayıflayıp yazı bile yazamaması... Akıcı, sade, merak uyandıran harika bir yapıt çok gerçek, çok acı, çok yalnızlaştırıcı bir kitap. Yüzlerce sayfa sürsün istedim ama her güzel şey gibi hemen bitiverdi. Sefalet ve açlığın, kişinin kendine duyduğu saygıyı bazen çiğnetemediği çünkü yalnız insanın kendinden başka avuntusu olmadığını kavratır. ve beni derinden etkileyen bir eser oldu…Kesinlikle tavsiye ederim.

AçlıkKnut Hamsun · Varlık Yayınları · 201727,9bin okunma

·

189 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Astreafelis