Gustave Flaubert
Yerleşik Düşünceler Sözlüğü, Gustave Flaubert’in yazdığı bir hiciv kitabıdır. Kitap, 19. yüzyıl Fransız toplumunun basmakalıp düşüncelerini, sığ klişelerini ve kendini beğenmişliklerini alaycı bir dille eleştirir. Kitap, bir sözlük formatında yazılmıştır ve her maddede bir konu, kişi, yer veya nesne hakkında yaygın olarak kabul edilen fikirler verilir. Bu fikirler, genellikle çelişkili, saçma veya yanlış olsa da, toplum tarafından doğru kabul edilir. Flaubert, bu kitabı yazarken, kendi döneminin kültürünü, sanatını, siyasetini ve ahlakını sert bir şekilde eleştirmeyi amaçlamıştır. Kitap, Flaubert’in ölümünden sonra yayınlanmıştır
Flaubert’in seçtiği çeşitli konulara göre alfabetik olarak sıralanmıştır. Kitapta, toplumun önem verdiği veya ilgi duyduğu şeyler hakkında ironik ve sivri yorumlar bulunur.
Kitabın ana amacı, 19. yüzyıl Fransız toplumunun basmakalıp düşüncelerini, sığ klişelerini ve kendini beğenmişliklerini alaycı bir dille eleştirmek ve okuyucuları bu sorunları fark etmeye ve sorgulamaya teşvik etmektir. Flaubert, bu kitabıyla hem eğlendirmeyi hem de eğitmeyi amaçlamıştır
Bazı örnekler:
Felsefe: “Felsefe, insanların hayatın anlamını aradıkları bir bilimdir. Felsefe, insanların hayatın anlamını bulamadıkları için kendilerini avuttukları bir sanattır. Felsefe, insanların hayatın anlamını bulduklarını sanarak kendilerini kandırdıkları bir safsatadır.”
Hukuk: “Hukuk, insanların adaleti sağlamak için kullandıkları bir sistemdir. Hukuk, insanların adaleti sağlamak için kurallara uymalarını ister. Hukuk, insanların adaleti sağlamak için kuralları çiğnemelerine de olanak sağlar.”
İnsanlık: “İnsanlık, dünyada yaşayan tüm insanların oluşturduğu bir topluluktur. İnsanlık, dünyada yaşayan tüm insanların birbirlerine saygılı ve yardımcı olmalarını gerektirir. İnsanlık, dünyada yaşayan tüm insanların birbirlerine saygısız ve zararlı olmalarına da izin verir.”
Sanat: “Sanat, insanların kendi yaratıcılıklarını ve duyarlılıklarını ortaya koydukları bir etkinliktir. Sanat, insanların kendi yaratıcılıklarını ve duyarlılıklarını geliştirmelerine ve paylaşmalarına olanak sağlar. Sanat, insanların kendi yaratıcılıklarını ve duyarlılıklarını kötüye kullanmalarına ve bozmalarına da olanak sağlar.
