Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
Aslında biz ölü doğmuş yaratıklarız; zaten çoktandır canlı olmayan babalardan dünyaya geliyoruz ve bundan da gittikçe daha çok hoşlanıyoruz.
Sayfa 139Kitabı okudu
7.
Dokunamadığın noktalardan gelir yaşamının anlamı.
Reklam
11.
Senden istediği, anlamlı olman. Yaşamının anlamı çünkü o. O çünkü, yaşamının anlamı. Nasıl, işte…
"Giyotinle birlikte ölüm bu makinede görülebilen ama anlık bir olay haline indirgenmiştir.Yasa ve yasayı uygulayanlarla suçlunun bedeni arasındaki temas bir ana indirgenmiştir.Artık fizik çarpışma yoktur;cellat burda artık özenli bir saatçininkinden başka bir rol oynamamaktadır.Giyotin,tıpkı hapishanenin özgürlüğü kaldırması veya maddi bir cezanın mallara el koyması gibi,adeta bedene hiç dokunmadan hayata son vermektedir.Yasayı,acı çekebilen bir bedenden çok,diğer hakları arasında var olma hakkına da sahip olan bir hukuk öznesine karşı uygulamaktadır.Bizzat yasanın soyutlanmasıdır."
Kimi kadının, bakışlarından, başını çevirişinden, yürüyüşünden gelen ve öteye gidemeyen yapmacık bir büyüklüğü vardır; derine gidemediği için değer verilmeyen ama yine de insanı etkileyen gösterişli bir zekâya sahiptir o. Kimi başka kadınlarda ise ne tavra ne yürüyüşe bağlı, kaynağını gönülden alan, yaradılıştan gelme, sade ve doğal bir büyüklük görülür; alçakgönüllülüğün bile gizleyemediği, görebilenin gözünden kaçmayan, bin bir erdemle dolu, gösterişsiz ama sağlam bir değere sahiptirler onlar.
"Adli ar duygusunun üst yapısı:hayata acının hissedilmesine engel olarak son vermek,bütün haklardan mahrum bırakırken acı çektirmemek,acıdan arındırılmış cezalar vermek.Sakinleştirici ilaçlara ve çeşitli teskin etme usullerine başvurarak,bunların etkileri geçici olsa bile,bu "beden dışı" ceza verme sisteminin doğrultusu üzerinde yer almaktadır."
Reklam
Bu işler her zaman böyledir:
...kandillerin de, köpeklerin de, insanların da, yani hiçbirimizin ve hiçbir şeyin dünyaya ne amaçla geldiği ilk günden bilinemez.
"18.yüzyılın sonuyla 19.yüzyılın başında,bazı büyük tartışmalara rağmen,cezayı karanlık bir şenlik haline çeviren uygulama(Bedenin,ceza ile yıldırmanın ana hedefi olması) yok olmaya yüz tutmuştur."
Çocukluğumda içinden çıkılmaz bir kafa karışıklığıyla, ergenliğimde güçlü bir öfkeyle şimdilerdeyse garip, huzurlu, anlayışlı bir kabullenişle irdeliyorum özgür iradeyi. Olmak zorundadan olmalıydıya sonrasında ise olabilirdi belki de diyerek kabul ediyorum olmadığını. Özgür irade yalnızca bir yanılsamadan ibarettir. Tıpkı tanrı gibi o da
Ne görmek istersin? Ne yemek istersin? Ne bilmek istersin? Görünüşte masum olan bu tür sorular, insanların kavradığından daha mantıksızdır.
Reklam
Hiç kimse, kendini yaşama bağlayan dayanaklarını yitirmek istemez. Ama her sahip olunan şey, önünde sonunda yitirilmek zorundadır. Bunların dışında mal ve mülk, sonra da onlara bağlı olarak toplumsal statü ve dostlar gelir. Yitirmek kaçınılmazdır. İnsan bir gün ve bilemediği bir anda ölmek durumundadır. Yani herkes her şeyin ve de yaşamını yitirecektir sonuçta.
Logos
Grekçe söz, açıklama, prensip, orantı ve akıl, vb. anlamlara gelen logos, evrenin rasyonel yapısı ve rasyonel yapının kaynağı olarak kullanılmıştır. Logos kavramı, zımnen Varlık metafiziğinin temelci yapısını da ima etmektedir. Zira Varlık, logos olarak zemin, temel anlamındadır. Logos, aynı zamanda birleştiren 'Bir' anlamına gelir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.