Cumhuriyet’in ilk yıllarından, yaklaşık 90’lı yılların sonuna kadar Türkiye’de ki istihbarat olayları, telgraf ve daha sonra da telefon dinleme hikayeleri, bu dinlemelerde kimlerin ne rolü olduğu anlatılıyor. Görüyoruz ki Türkiye’de ki istihbarat örgütlerinin günah haneleri epey kabarık.
Dünya’da skandal yaratan belli başlı dinleme olayları örnekleri ile başka ülkelerdeki gizli kulakların boyutuda eklenmiş.
Belli oranda dinleme makul olabilir ama politikacı, işadamı ve vatandaşların mahremiyetine bu kadar kolay girilmesi ürkütücü. Bu konuda ülkemizde demokrasi adına hala büyük boşluk olduğunu düşünüyorum.