Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Anket sorularını yanıtlarken gösterdikleri gayret çocukların genel gayret düzeyini de gösteriyordu. Diğer bir deyişle bazı çocuklar okulda başladıkları şeyi bitirmeyi öğrenmişti. Yani yaptığı şeyi karşılığında herhangi bir ödül olmasa dahi sebatla sürdürmeyi. Tersi de doğruydu. Bazı çocuklar başladığı işi sürdürmeyi öğrenmemişti, süreklilik okullarında ya da bulundukları toplumda pek değer görmüyordu. Titizlik, bir anket için önemsiz bir konu gibi görünüyordu. Fakat yaşamda çok önemliydi. Titizlik, bir çocuğun yaşam şansı olabilir ya da bu şansını yok edebilir. Bu tür kişilik özellikleriyle ilgili yapılan araştırmalar şaşırtıcıydı. Bu araştırmalar titizlik yani sorumluluk sahibi, çalışkan ve düzenli olma eğiliminin, insan yaşam döngüsünün her noktasında önemli olduğunu ortaya çıkarıyordu. Bu, bir çocuğun ne zamana kadar okula devam edeceğinin ve yetişkin olduğunda işinde ne kadar başarılı olacağının da işaretçisiydi. Titizlik, insanların kaç yaşına kadar yaşayacağını bile, üstelik de zekâ ya da özgeçmişinden daha doğru bir şekilde tahmin edebiliyordu. Öyleyse titizlik haritası yapsak nasıl olurdu? Belki de zeki çocuğu bulmaktansa, elindeki işi ne olursa olsun sonuna kadar yapan çocuğu bulmak daha önemliydi? Tıpkı bazı kültürlerin jimnastikçileri ya da futbolcuları yetiştirdiği gibi, titizliği aşılayan kültürler de var mıydı? Anket sonuçları, hepsi çok net olmasa da biraz ipucu veriyordu. Anketi ciddiyetle dolduran çocukların ülkeleri, illâ ki zengin çocukların yaşadığı ülkeler değildi; hepimizin bildiği gibi zenginlik her zaman sebatkarlığı getirmiyordu. Aslında ankette en yüksek orana sahip olan ülke, çocuk yoksulluğunda neredeyse ABD'yle aynı seviyede yer alıyordu. Bu ülke Polonya'ydı.
·
1 artı 1'leme
·
93 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.