Mermer mezar taşının dibinde, ordaki küçük bitkilerin en tazelerinden birini yanımda götürmek üzere seçiyorum; sonra mermer üstüne kabartmayla yazılı, pırıltısı yitmiş yaldız kaplı adını yine öpüyorum - ve atıma biniyorum, geriye dönüp bakıyorum uzaktan, yüksek İstanbul surlarının göz alabildiğine uzanıp gittiği yalnızlığın ortasında onu bir kez daha görmek için...