Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

244 syf.
8/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Bernhard'ın her zaman tercih ettiği gibi yine anlatıcıyı ismen ve şahsen tanımıyoruz. Bir süre önce anlatıcının intihar eden arkadaşı Roithamer'ın geriye kalan el yazmalarını incelemek ve yaşamına son verme sebeplerini anlayabilmek üzere Roithamer'ın ve anlatıcının ortak arkadaşları olduğunu anladığımız Höller'in malikasine gelir. Çünkü Roithamer kalmak için arkadaşı Höller'in evinde çatı katında bir odada kalıyordu ve tüm yazılarını, çalışmalarını burada gerçekleştirip yine burda intihar etmiştir. Öncelikle tavan arasındaki kendine göre dizayn edilmiş odayı inceledikçe anlatıcının ruhu üzerinde etkileşim bir nevi duygusal anlamda başlamış olur, kendince yorumlamanın ilk aşaması mekanın ruhunun keşfidir. İkinci inceleme aşaması olan el yazmalara geçildiğinde tahmin edileceği gibi tüm sorgulamalar, çözümlemeler doruk noktasına çıkıyor, metinleri anlatıcının eşliğinde biz de okuyoruz, ama açıkça söylemek gerekirse okuyucu açısından metinler zorlayıcı çünkü paragrafı olmayan bitmek bilmeyen cümleler, bu açıdan baktığımızda modern roman sanatına ait diğer metinlerin arasına koyabiliriz, fakat Berthard'ın üslubuna aşina olduğumuzda bu zorlu metin bir noktadan sonra okuması keyifli bir hal alıyor. Okudukça Roithamer ait varoluşu ve hiçliği arasındaki yolun yapı taşlarını bize sunar, düşünsel ve felsefi nesnelerin ortaya saçılmaya başladığını görürüz. Roithamer'ın yaşamsal yapı taşlarını incelerken anlatıcı ( yada biz okurlar ), tüm soruları dönüp kendimize yöneltiririz, her anımız kendimizi düzenleme ile geçiyor, her düzelti olmasa da bazı düzeltiler mahvediyor ruhlarımızı, kendilik sorunu yaşanır an be an... Her okumada farklı bir anlam çıkartabilinir, ama incelememi kitabın son cümlelerindeki bir alıntı ile bitirmek isterim; "Varolduğumuz kadar en yüksek yoğunlukta yaşarız,"
Düzelti
DüzeltiThomas Bernhard · Yapı Kredi Yayınları · 2018128 okunma
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.