Insan özünde anlam arayan bir yaratıktır. Hayatı anlamlandırma arzumuz, beslenme ve barınma ihtiyaçlarımız kadar güçlüdür. Temelde, hayatın büyük oranda açıklanamaz olduğunu kabul edemeyiz. Ve bu yüzden de mitleri, sanatı ve dini, gerçeği açıklamak ve onunla baş edebilmek için kullanırız. Onlar aracılığıyla, evrenin başımıza her an kötü şeylerin gelenem bileceği şiddet dolu ve anlamsız bir yer olduğuna dair korkunç fikirlerden kurtulmak için hikâyeler anlatırız.