Yüzbinlerce işçi işsiz ve yarı aç durumundaysa, bu onların kötü talihi, yeteneksizlikleri ya da yalnızca değiştirilemeyen toplumsal ve doğal bir yasaydı. Sömürü artık kişisel sömürü olmaktan çıkmış, neredeyse bilinmeyen birisinin yaptığı sömürüye dönüşmüştü. Bir insanı boğaz tokluğuna çalışmaya mahkum eden şey, herhangi bir bireyin istek ya da hırsından çok, pazar yasasıydı. Hiç kimse sorumlu ya da suçlu olmadığı gibi, hiç kimse de bu koşulları değiştiremezdi. Toplumun değişmez yasasıydı bu; ya da öyle görünüyordu.