“Derin duygudan” söz ediyoruz, “duygusallıktan” değil. Duygularınız sizi kontrol ettiğinde, duygu fırtınalarıyla savrulan bir saman çöpü gibi çevreye çarparsınız. Duygularınızı siz kontrol ettiğinizde, önünüze gelen engelleri savurup geçen fırtınalara dönüşürsünüz. Duygusuzsanız, karanlık bir kış gecesi gibi ıssızsınız, sessizsiniz. Ateş ve su çeliği nasıl sertleştirirse, duygu da insanı öyle güçlendirir.