Bir İngiliz kasabasında, Oliver adlı gencin 18 yaş dönemini, Oxford’a başladığı zamanı ve yetişkinliğini üç bölümde okuyoruz kitapta.
İlk bölümde Evie adlı kıza olan fiziksel tutkusunu anlatılıyor. Evie’nin istediği ruhuna dokunulmasıyken ona sadece fiziksel bir obje olarak bakmaları üzücü. Bölümün sonuna doğru geçen Evie’nin babasından bahsettiği durum da korkunç bence.
İkinci bölümde Oliver’ın kasabaya gelmesi ve annesinin de dahil olduğu tiyatroya katılması anlatılıyor. Eşcinsel Evelyn karakteri de ön planda bu bölümde.
Son bölümde yetişkinliği sırasında kasabaya dönmesi ve müzik öğretmeniyle olan anılarını okuyoruz. Henry karakteri de sıfırdan zenginleşen, dönemin sınıflamasına taş vuran biri olarak görülüyor bölümde.
Kitapta aradığı aşkı bulamayan karakterlerle dolu: İlk bölümde Evie istediği aşkı bulamayan, sadece fiziksel obje olarak görülen bir karakter, 2. bölümde Evelyn aynı şekilde. Son bölümde de müzik öğretmeni Yo-Yo da istediği aşkı bulamamış bir karakter.
İncelemelere baktığımda herkes zor bitirdim, dayanamadım şeklinde yorumlar yapmış. Bence kitap akıcıydı ve anlatılanlar direkt olarak gözümün önüne geliyordu. Arka kapakta yazanlarla uymuyor diyenler de olmuş, daha baskın bir anlatım bekliyor olabilirler ama detaylı düşününce taşlar yerine oturuyor bence. Şans verilmesi gereken kitaplardan olduğunu düşünüyorum.