1839 yılında Atina'da da aynı İstanbul'daki gibi İngiltere ve Fransa'nın ikili baskısı altındaki bir mutlak monarşi rejimi söz konusuydu. İki büyük güç, ülke içindeki Batı yanlısı grupların da desteğiyle Yunanistan'ı ekonomik ve politik düzlemde daha etkin bir şekilde kontrol edebilmek amacıyla Batı tipinde bir anayasayı dayatıyorlardı. Öte yandan İngiltere ve Fransa, Yunanistan'da da aynı Osmanlı'da olduğu gibi Rusların Akdeniz'e inişinin önüne geçmek niyetindeydiler. İngiltere, Fransa ve Rusya arasında varılan bir uzlaşmayla Kral Othon 1832 yılında yeni Yunanistan devletinin başına geçirilecekti. Bavyeralı bir Alman olan Othon, bir yanda İngiltere ve Fransa, diğer yanda da Prusya olmak üzere hamilerinin farklı çıkarlarını tatmin etmeye çabalıyordu. Kralın Rus tarafına biraz daha yönelmesi üzerine Londra, 1838 yılında İngiliz ve Fransız yanlısı partilerin kendisini denetlemesine imkân verecek bir anayasa ilan edilmesi için bastıracaktı. Ama İngiliz ve Fransızların isteklerinin gerçekleşmesi için Atina'da 1843'teki Batı yanlısı devrimi beklemek gerekecekti.