Gönderi

Eskiyi özlüyor insan, geçmişi, geçmisteki insanları, yaşanan güzel anıları. İnsanların hayatına girdiği o ilk ânı özlüyor insan, sonrasında neler yapabileceğini bilemeden hayatına aldığı o anları. Eskiyi bu yüzden sevmiyor muyuz zaten? Ne yaparsa yapsın aklı hep geçmiste bir yerlerde kalıyor insanın; bir anıya, bir fotoğrafa, birkaç cümle söze, çalan bir müziğe takılıyor aklı. Dalıyor uzaklara, hiç olmayacak yerlere ve belki de hiç ait olmadığı yerlere. Ne diyordu eskiler; “Kalp neredeyse insan oraya muteberdir” diye. Yani bizler hep ait olmadığımız yerlerdeyiz. Ya sonra? Keşkeler başlıyor ‘iyi ki’ler dururken, cümleler yarım kalıyor. İç muhasebesi yapmak isterken yüreği sızlıyor, kalıyor orda kıpırdayamıyor. Belki de o an en iyi ilaç, en iyi teselli gözden düsen birkaç damla yas….. “Aslında insanın canını en çok acıtan şey; hayal kırıklıkları değil, yaşanması mümkünken yaşayamadigi mutluluklardır” diyor Dostoyevski ve ekliyor Nazım Hikmet “Eskimek ne güzel eksilmedikçe.” Oysa hayatımıza giren insanlar değilmiydi bizi eksilten, yaşanması mümkünken yaşayamadığımız mutlulukları bize yaşatan? Düşmek değildir insanları üzen, elinden tutar gibi yapip itenlerdir aslında insanı hayata küstüren. Gece karanlığının sonsuz düşünceleri değildir insanı uykusuz bırakan; kalbine girer gibi yapıp, senin kapını senin yüzüne çarpanlardır insanı hayata karşı bir sıfır başlatan. Demem o ki, bağ kurduğu her şeyle sınanıyor insan. Öyle yada böyle. Vesselâm...
·
168 görüntüleme
Mühendis hanım okurunun profil resmi
"Geçmiş aslında geçmezmiş efendim. Hep bir köşede yerinden çıkmak için geceyi beklermiş." diyor Oğuz Atay. Bence, her an karşımıza çıkmayı bekleyen o hatıra fotoğrafı, ortaya çıktığı saatten çok bir anlık eskiye duyduğumuz özleme bakıyor. Küçük Prens şöyle bir not bırakıyor bizlere: "Ölene kadar sorumlusun gönül bağı kurduğun her şeyden." Yani bu hatıralar biz yaşadıkça bizimle beraber var olmaya, yaşamaya devam edecek. Geçmişi değiştiremeyiz belki ama şu an'dan itibaren önemli olan, anı defterini nasıl bir cesaretle, nasıl bir heyecanla, nasıl bir titizlikle ve talihle yazdığımız :) Bize ve yarınlarımıza kalacak olan hikayeler, bu defterde var olacak :) Selâmetle..
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.