Erzurum, İmparatorluğa öğrenciler yetiştiren bir kent değildi. İmparatorluğun yalnızca er kaynağıydı sanki... Türk ordusuna en yiğit erleri Erzurum verirdi. Gözü pek, doğru sözlü, yiğit, öz erlerin ülkesiydi orası. Alayına, taburuna Erzurumlu erler düşen komutanlar bir başka mutlu olurlardı... Askerin en acarı oralardan gelirdi. Yiğitlerin, mertlerin, serdengeçtilerin harman olduğu yerdi Erzurum... Öyle ki; o Palandöken, o Topdağı cansız birer doruk değildi sanki... İmparatorluğun oyanını bekleyen birer dev Türk askeriydi...