Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

108 syf.
9/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
l Oğuz Atay’ın o çok sevdiğim büyülü dünyasında kaybolduğum yeni bir eserin yorumuyla geldim. Yazarın tek tiyatro eseri olan ve vefatından sonra sahnelenen: Oyunlarla Yaşayanlar. l Atay’ın bu eserinde bir tutunamayan bizi karşılıyor aslında… Coşkun, vaktinden önce tarih öğretmenliğinden emekli olmuş ve kendini tamamen oyun yazmaya adamış biridir. Hem de öyle bir adamak ki ailesinin zor durumda oluşunu, parasızlıklarını ve türlü sıkıntılarını dahi görmez. Sadece hedefine odaklı bir halde tiyatro oyunları yazar. Fakat bu oyun yazarının büyük bir sıkıntısı vardır, yazdığı oyunları bir türlü tamamlayamaz. l Coşkun’un eşi Cemile ise evi geçindirmek için canını dişine takarak terzilik yapar ve eşinin oyun yazma sevdasına anlam veremediği gibi onun bu işten vazgeçmesi gerektiğini de her fırsatta dile getirir. Evde Coşkun ve Cemile’den başka Cemile’nin hasta annesi Saadet nine ve 16 yaşındaki oğulları Ümit de vardır. Zamanla bu kadroya farklı isimler de dahil olacak ve yaşananlar hem seyircilerin hem de okurun gözü önünde gerçekleşecektir. Oğuz Atay sıkışmışlık, yalnızlık ve hayat konusunda iyi irdelemeler yapıyor. Kitabın öğrettiği bir şey varsa da hiçbir uğraşı hayat memat meselesi gibi görmemek gerektiği. l Oyunlarla Yaşayanlar, karakterlerin zaman zaman kendi benliklerini bir kenara bırakıp oyunlardaki kişilere bürünmeleriyle tam da isminin hakkını veren, satırlar arasından Tutunamayanlar’a da selam gönderen, Tehlikeli Oyunlar’a gönderme yapan bir eser… l Herkes bu dünyada kendine verilen rolü oynuyor. Her ne kadar tiyatro eseri olsa da akıcı anlatımıyla okuyucuyu sıkmıyor, bir roman gibi akıp gidiyor. Oğuz Atay'ın eserlerinden üst seviyede yararlanmak için kültürel bir alt yapıya sahip olmak gerekiyor. Çünkü bir cümle sizi başka alemlere götürebiliyor. Post modern romanın da en önemli temsilcisi olan Atay, günümüz insanının mutlaka keşfetmesi gereken bir sanatçı. Herkese bol kitaplı günler ve iyi okumalar. Alıntılar: - Hayatta yeteri kadar acı var, insanlar bunu görmek için tiyatroya gitmezler artık. (S.24) - Hayır, sizi sevmemeliyim. Çünkü her zaman olduğu gibi hayal kırıklığı bekliyor beni. (S.42) - Ne-var-ne-yok-iyilik-sağlık oynuyorum her gün. (S.53) - Artık hayatımın yarısını yaşıyorum, yarısını oynuyorum. (S.72) - Hayatın toplu iğne kadar değeri yok gözümde. (S.96) - Büyük kalpler nedense çok zayıf oluyor. (S.107) - Bende büyük meseleler yüzünden harcamış olmak isterdim hayatımı. Küçük dertler yüzünden yıpranıp gitmek istemezdim. (S.107) - Söyleyin bana: Hangisi daha güç: Ağlatmak mı, güldürmek mi? (S.108)
Oyunlarla Yaşayanlar
Oyunlarla YaşayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 20209,1bin okunma
·
4 artı 1'leme
·
4.688 görüntüleme
Kardelen Yasemin ARLI okurunun profil resmi
Bir
Oğuz Atay
Oğuz Atay
hayranı olarak
Az
Az
Hakan Günday
Hakan Günday
da okumalısınız...😊
Yağmur okurunun profil resmi
Çok güzel söylemişsiniz, Oğuz Atay keşfedilmeyi hak eden bir yazar. Ama öyle yarım bırakmak ya da hiçbir şey anlamadan okumak için değil, kitaplarındaki her cümlenin üzerine düşünerek keşfedilmesi gereken bir yazar.
Kardelen okurunun profil resmi
Biz "Korkuyu Beklerken" "Tehlikeli Oyunlar" oynayan "Tutunamayanlar" türüne ait (Disconnectus erectus) iki ayaklı canlılar, bir de bu "Oyunları Yaşayalım". Sonuna kadar hak veriyorum size keşfedilmeyi hakeden ve hakedenin keşfetmesi gereken bir yazar kendileri. 🌿🌸
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.