Yarım günde rahatlıkla bitebilecek kısa ama etkili bir hikaye ile karşınızdayım.
* Yapayalnız ve sadece hayallerle yaşayan bir insan olan hikayeyi bize birinci ağızdan anlatan kahramanımız, ıssız bir gece yine Petersburg sokaklarında yapayalnız gezinirken ağlayan bir kızla karşılaşır. Bu karşılaşma 4 gece sürecek ve çok acıklı bir sabaha çıkacak olan ilginç bir olaya sebep olur.
* Olaylardan çok duygulara yer verilen bu kısa romanımızda Dostoyevski yine kaleminin ustalığını okuyucuya çok iyi hissettirmiş. Kitabı okurken Stefan Zweig'ın kısa hikayelerine çok benzettim. Ben çok beğendim, sizlere de tavsiye ederim.