Kitabın ilk 20 sayfasını okuyunca bırakmak istedim. Karakterlerin meslekleri, kişilik özellikleri hakkındaki tahliller ve karakterlerin birbirleri arasında ki ilişkiye dair anlatımlar bir noktadan sonra kitabı sıkıcı hale getirmiş diye düşünüyorum.
Kitabın konusuna gelelim. Profesör Andersen noel akşamı evinin penceresinden karşı pencerede işlenen bir cinayete tanık olur. Bu cümle kitabın akışının polisiye yönünde olacağını düşündürmesin. Bazı satırları okurken heyecanlanıp işte şimdi bir cinayet romanı oldu dedim fakat hemen sonrasında Profesör Andersen cinayeti ihbar etmeme nedeniyle ilgili derin tahlillerine geri döndü.
Kitap boyunca Andersen’in cinayeti ihbar etmeme nedenini, kendi iç çatışmalarını okuyacaksınız. Karakterimiz edebiyat profesörü olduğu için yer yer edebi sohbetlere tanık olacaksınız ve bu da kitabı benim için okunulur kılan tek faktör oldu. Sabırlıysanız ve kitabın yavaş gitmesi sizin için problem değilse okunabilir bir kitap.