Her birinin ayrı bir yapılış özelliği vardı bu atadan kalma eşyaların.şimdi Öyle miydi ya? Bardaklar, Kaşıklar, küpeler, taslar, Tabaklar bir kalıp üstüne alüminyumdan basılıp basılıp piyasaya sürülüyordu. Nereye gidersen git, her yerde aynı eşyalar. Aynı şeyleri göre göre insana bıkkınlık geliyordu. Eğerciler de iyice azalmıştı son yıllarda.adamlar ne biçimli eyerlrr yaparlardı! Her eğer'in ayrı bir öyküsü vardı. Hangi Usta, ne zaman, kimin için yapmıştı, işçiliği karşısında eline ne geçmişti, hepsi bilinirdi. Çok geçmeden bizde de avrupa'dakiler gibi herkes arabalarla gezmeye başlayacaktı. Yalnız plaka numaralarından, markalarından ayırt edilebilen, birbirinin benzeri arabalarda... dedelerimizden kalma hünerler unutulacaktı Böylece. Eski el sanatlarının öldürmek doğru muydu?Çünkü insanın eli başlangıçta hem gözü hem de ruhuydu. Onunla görür, onunla duyardı.
Sayfa 106 - AytmatovKitabı okuyacak
·
1 artı 1'leme
·35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.