Bölüme“Tarihin yükü kelimenin sırtındadır”diyerek başlayan Beyazıt bizlere aslında sadece bölümün değil kitabın özetini sunmuştur.İnsanın kendisine en büyük katkıyı kelimeyle,sözcüklerle,okuyarak kattığını tarihi kişilerin kelimeyi canlandıran,onu insanına ulaştıran kişiler olduğunu,kelimenin mimaride,müzikte aklımıza gelebilecek her yerde doğup geliştiğini bizlere ayrıntısıyla açıklamaktadır.”Mevlana konuşmuş,kelime devlet olmuştur.Yunus,sesiyle zamanın ve mekanın ötelerine itmiştir insanını.Fatih,kelimesini çağa bir bayrak gibi dikmiştir.Yavuz,kelimeye dağlar ve çöller aşırmıştır.Sinan,bir sütundur,tutunmasak ayağımız kayacak.”Kelime,kelime,kelime…Yukarda yazarında dediği gibi kelimeyi,tarihi,toplumu;Mevlana,Fatih,Yavuz,Sinan ve ismi yer almayan diğer birçok üstadımız değiştirip,geliştirmemiş miydi?