Bu yazanın daha önceki iki kitabında okudum ve açıkçası çeviriden kaynaklı sevmemiştim, bu kitaptaki çeviri çok fazla gözüme batmadı ama burada da kadın karakteri çok sevdiğimi söyleyemem.
Aslında aslında konu olarak güzeldi daha önce izlediğim bir filmi hatırlattı bana yine yolu tesadüf eseri İskoçya’ya düşen bir kadının oradaki bir yerli ile yaşadığı aşk macerasını anlatan bir filmde bazı şeyler aklımda onu canlandırdı o yüzden mekan ve sahneler gözümde kolaylıkla canlanabildi.
Kadın karakterin dışa dönük ve o saf görünen karakteri çok fazla hoşuma gitmedi açıkçası, özellikle kitabın sonlarına doğru arkadaşıyla yaşadığı o diyalogda kesinlikle çok sinir oldum ve haklıyken de haksız konuma düşmesi canımı sıktı. Ben onun kadar kolay affedici olamazdım sanırım. Belki de bu yüzden çok fazla empati kuramadım kadın kadın karakterli ve bu da kitabı tam anlamıyla sevmeme engelledi.
Genel itibari ile yormayan okurken keyif alacağınız güzel bir kitap ama dediğim gibi ben kadın karakterle çok fazla bağ kuramadım ve sinir olduğum özellikleri olduğu için çok ortalama buldum.
Ama Ren yayınlarına göre gayet iyi sayılabilir.