Deha — yapıtlarında, eylemlerinde — zorunlu olarak bir
savurgandır, kendini harcıyor oluşudur, büyüklüğü...
Kendini koruma içgüdüsü adeta askıya
alınmıştır; coşup taşan kuvvetlerin devasa basıncı ona böyle her türlü korumayı ve dikkati yasaklar.
Buna "feda etme" denir; kendi "kahramanlığı" ile övünür, kendi esenliğine karşı kayıtsızlığıyla, bir
ideale, büyük bir davaya, bir vatana adanmışlığıyla: tüm bunlar yanlış anlamalardır...
Taşar, aşar,
tüketir kendini, acımaz kendine, — yazgısallıkla, felaket getirerek, isteği dışında, bir nehrin
kıyılarının dışına taşmasının, isteği dışında oluşu gibi. Böylesi patlamalara çok şey borçlu olunduğu
için, buna karşılık onlara da çok şey hediye edilmiştir, örneğin bir tür üstün ahlak...
Bu da insanın
şükran duyma tarzıdır: kendisine iyilik yapanları yanlış anlar.