Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Türkeş, CKMP Genel Başkanı: Arkadaşlarıyla birlikte CKMP'ye giren Türkeş de hızlı bir şekilde çalışmalara başlamıştı. Parti müfettişi olmuştu ve bu sıfatla teşkilatları geziyor, denetliyordu. Bir yandan da Türkçülerin partiye kaydolmalarını sağlamaya çalışıyordu. Birçok ilde yeni gençlik kolları kurulmuş ve bu kolların yönetim kurullarına Türkçü ve milliyetçi gençler hâkim olmuşlardı. Mesela İstanbul ilinin Gençlik Kolu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncer Enginertan milliyetçi bir hukuk talebesiydi. Enginertan'dan sonraki başkan yine bir hukuk talebesiydi: Taha Akyol. Yönetim Kurulu'na Sınıf arkadaşım Dursun Yıldırım'la birlikte ben de girmiştim. Türkeş olağanüstü kurultay kararı da aldırmıştı. Kurultaya gençlik kolları da delege gönderecekti. Olağanüstü kurultay, 31 Temmuz-01 Ağustos 1965 tarihinde Ankara'da Büyük Sinema salonunda yapıldı. Birçok gençle birlikte Dursun Yıldırım ve ben de delege idik. “Eski adı Türkçüler Derneği olan Türk Milliyetçiler Birliği Derneği, Türk Ocakları ve üniversiteli eski Harbiyelilerin omuzlarında salona giren Alparslan Türkeş'e büyük tezahürat vardı." (Demirağ 2017). Türkeş kurultaya hâkim oldu ve 01 Ağustos 1965'te CKMP Genel Başkanı seçildi. Gökhan Evliyaoğlu'nu divan başkanlığına seçtiren Türkeş ve arkadaşlarının CKMP'nin başına gelmesi, Türkçü ve milliyetçiler arsında büyük sevinç uyandırdı. Kurultay'dan hemen sonra çıkan Ötüken dergisinde "Türkiye'de Fikir Partileri” başlıklı yazısında Nejdet Sançar bunu şöyle ifade ediyor: "Son kurultayından yeni bir şekle bürünerek çıkan Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi de, artık bir fikir partisidir... CKMP'deki son değişikliğin milliyetçi ve vatansever çevrelerde çok olumlu karşılanması ve büyük sevinç yaratması, büyük fakat talihsiz Türkiye'nin, dünya hartasındaki hakkı olan şerefli yeri alabilmesi ve Türk milletinin mutlu yarınlara doğru yürümesi imkânının belirmesi ümididir." Nejdet Sançar, “bütün vatanseverler ve bütün ileri görüşlü Türkler"in aynı gaye ve hedef etrafında toplanmalarını, “Türklük sevgisi taşıyan"ların "her şeyi bir yana bırakıp" "doğan ümidin etrafında" birleşmelerini tavsiye ederek yazısını bitiriyor (Ötüken, 16 Ağustos 1965: 3). Ötüken dergisinde artık doğrudan doğruya Türkeş lehinde yazılar çıkıyordu. Atsız'ın kardeşi Nejdet Sançar "Türkeş Hakkında" başlıklı yazısında "Alparslan Türkeş ile yirmi yılı aşan bir zamandan beri sürüp gelen bir arkadaşlığımız var." diyerek onu "bir Türk milliyetçisi", "köklü bir kültür sahibi", "kelimenin mutlak mânâsıyla bir asker ve onun da üstünde bir Türk askeri", "parlak bir zekâya sahip", "cesur bir yaratılış", "dinî inançları sağlam bir insan", "şahsiyet sahibi, olgun, karakterli, iyi huylu, nazik, kibar", "tam bir ülkü adamı" gibi sıfatlarla nitelendiriyordu " (Ötüken, 24 Eylül 1965: 3-4). Derginin aynı sayısında yer alan Atsız'ın "Kurtarıcı Bozkurtlar" yazısındaki şu satırlar da hiç şüphesiz Türkeş'i işaret ediyordu: "Kurtarıcı Bozkurt, Türk'ün tarihi dolduran hayat gücünün sembolik bir ifadesidir. Türklük bugün böyle bir güçlü kılavuza muhtaçtır. Bu öncü, tarih boyunca olduğu gibi, bugün de çıkacaktır. Muhakkak çıkacak ve vazifesini yapacaktır." (Ötüken, 24 Eylül 1965: 2). 10 Ekim 1965′te milletvekilliği genel seçimi yapıldı. Millî bakiye sistemi vardı, % 2 oy alan partiler dahi meclise girebiliyorlardı. CKMP de % 2,24 oy almış ve 11 milletvekili ile meclise girmişti. Alparslan Türkeş Ankara, Muzaffer Özdağ Afyon, Rıfat Baykal Mardin milletvekili olmuştu. CKMP'nin eski mensuplarından İsmail Hakkı Yılanlıoğlu, Fuat Uluç, Mehmet Altınsoy gibi milliyetçiler de meclise girenler arasındaydı. Adalet Partisi'nden milletvekili olanlar arasında da Osman Turan, Faruk Sükan, Mehmet Ateşoğlu, Şadi Pehlivanoğlu gibi Atsız'a yakın isimler vardı. Fethi Tevetoğlu da AP Samsun senatörü idi. Ancak Atsız, Nejdet Sançar ve onlar etrafında toplanan Türkçüler CKMP'yi destekliyorlardı. Altan Deliorman Türkçülerle CKMP'nin durumunu şöyle değerlendiriyor: "Dernek deneyimi, beklenilen sonucu vermemişti. Bu arada, Alparslan Türkeş'in yeni baştan teşkilatlandırdığı CKMP, milliyetçi eğilimin temsilcisi durumuna gelmişti. Birçok Türkçü bu parti bünyesinde görev almıştı. Bu bakımdan parti çalışmaları, dernek faaliyetine tercih edilmekteydi. Atsız, bu dönemde Türkeş'i ve CKMP'yi mânen desteklemeyi sürdürüyor, yakınlarının bu partiye girmesini tavsiye ediyordu." (Deliorman 2013: 119).
·
45 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.