İyilik de, fenalık da, güvercinlerin boyunlarındaki tüylerin renkleri gibi, içiçe geçen ve morumsu olanların nerde başladığı, güvezimsi olanların nereye kadar devam ettiği ve pembemsi olanların nerde bittiği hiç de belli olmayan, hatta, dahası, gelen ışıklara, geçen rüzgarlara uyarak, daima değişen ve kâh böyle ve kâh öyle gözüken şeyler değil midir? Bunların sınırlarını kim tespit edebilir; kim bilir, kim diyebilir ki iyilik dediğimiz şeyler nerede biter, fenalık dediğimiz şeyler nerede başlar?