''Ne senin kıyılarına vuran taşlar tükendi, ne benim umudum... Belli ki; cümlesi tamamlanmamıştı hikayenin, sonu gelmemişti yolumuzun...
Menzile doğru daha kaç kitap boyu sürecek yokluğum bilinmez.
Lâkin her yol kenarında bana eşlik eden okuruma müteşekkirim... imza:
Yusef Masadow yazdığı ve roman olarak aldığım ama mensur şiir anlatımı ve ruhu dinlendiren yanı ile tasavvuf sayılabilecek günlük tarzında bir deneme olan #içimdekikenanülkesi kitabı ile geldim.
Kitap ''giriş'', ''Taş(Hacer)'', ''Kâğıt[(H)içimin Kenan Ülkesi]'', ''Makas(Gece)'' ve ''Final(Kabrinden t'AŞ K'aldıran Karınca...) bölümlerinden oluşuyor.
Hayat aslında bir çocuk oyunundan ibaret diyerek hayatı taş, kağıt, makas oyununa benzeterek her bölümde hayatımızın bir dönemine değinmiş.
Bir iç ses dinledim aslında sayfalarda. Yalnızlığı, çaresizliği haykıran bir ses. Açığa vuramadığı bütün duyguları ve düşünceleri dinledim sayfalarda.
Sayfalar arasında kopukluklar vardı evet ama bunun nedeni yazıldığı anda yaşanan hissedilen duygulara bağlı geçişlerden olduğunu düşünüyorum.
Nasıl ki bu kitap bir günde değil ağır ağır yazılmış ise okurken de yavaş yavaş hissederek ve yazılanları anlamaya çalışarak okunmalı diye düşünüyorum.
Zamana yayarak keyifle okuyacağınız güzel bir kitap tavsiyesi bırakıyorum buraya.