Halife Mansur'un hilafet merkezindeki şairlerinden Sa'lebî nakleder ki:
Bir gün kendisine, halife Mansur'u öven güzel bir kaside yazıp büyük bir bahşiş beklentisiyle kasidemi takdim ettim. Mansur, okuduğumda çok beğendi. Sonra bana, "Ey Sa'lebî! Hangisini istersin: Bu kaside karşılığında sana üç yüz altın mı vereyim; yoksa ilim ve hikmetten sana üç söz mü öğreteyim ki, her biri erbabı katında üç yüz altına değer" dedi. Ben de cevaben, "Ey emire'l-mü'minin! Bâki olan hikmet, fani olan nakitten benim yanımda daha kıymetlidir" dedim.