Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

424 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Lionel Kasdan, Cinayet Masası başkomiseri. Grange'nin devam eden kilise takıntılarına bir yenisi daha ekleniyor ve cinayet yeri bir Ermeni Kilisesi seçiliyordu. Komiserimiz de Ermeni. Eric Vernoux, adli polis. Beraber çalışacakları daha baştan belli ikilimiz. Tabi Eric soruşturmadan çekilmeseydi.  Kurbanımız da Şilili Wilhelm Goetz. Yani gene büyük çapta araştırmalar yapılacağını tahmin edebiliyoruz. Aslında bir yandan da sevdiğim bir nokta Alman asıllı birisi ile Ermeni yani Yahudi olanları birleştirerek kullanan ve güzel mesaj veren bir yazara sahibiz. Ayrıca gene araştırmacı yazarımızın Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin yaptığı araştırmanın konuşma içerisinde hiç muhabbetini açtırmadan kapatmasını da tebrik ettim. Araştırmacı yazarlar her zaman baş tacıdır.  Kasdan, araştırmalara başladığında genç bir çocuktan aldığı ifade ve Goetz'in evindeki aramayla başladı. Bir yandan da Cedric Volokine hikâyeye dahil oluyor ki kendisinin hikayesi ve içinde bulunduğu şartlar oldukça üzücü olan bir polisimiz. Ben gene de bu iki polisimizin özelliklerini beğenmiştim. Grange herhalde bu kitapta önceki yorumumu yapacağımı hisseder gibi, bol küfürlü ya da erotik sahneler yerine öyle uysallaşmış ki; cesedi tanımlarken yaptığı o betimlemeler yerine ‘Edebe Aykırı' kelimesini kullanmıştı. Hiç kimsenin geleceğe inanmadığı umut dolu bir ülke, Hiç kimsenin geçmişe inanmadığı anılarla dolu bir ülke. Şili için söylense de hepimize çok tanıdık geldiğini düşünüyorum. Bunun dışında ABD için ‘Sam Amca çaldıklarının geri alınmasından hoşlanmazdı' diye bir tabir var ki Şili olayı için kullanılan. Grange gerçekten korku gerilim ve biraz da eğlence için biçilmiş kaftan ! Cinayetler ve bağlantıları sonrası beklediğimiz yere yani ‘Koloni’ denilen bir gruba ve bunun insanlarına -ya da çocuklarına mı demeliydik- rastladık. Ben gene çok beğendim demeliyim. Araştırmalar, ülke tarihine inme ve araştırılan insanlar. Eskiler ve yeniler, Alman ve yahudiler ile geçmişleri. Herşey birbiriyle oldukça bağlantılı ve şaşırtıcı. Böyle bir kurgu benim için altın değerinde diyebilirim. Hristiyanlık, Yahudilik ve Müslümanlık. Dua, Oruç ve Nefis Köreltme. İç içe geçen –ve doğru- araştırmalar. Bu da yazarımızın ne kadar detaylı araştırmalara inerek kurgu ve gerçekliği birleştirdiğini gösteren ögelerden. Sociedad Asuncion benefactora y educacional. Fransa’nın göbeğinde bir ülke buluyoruz. Evet bir ülke. Kurgu burada had safhaya ulaşıyor. Çözüm tamamen bu bulmacanın içerisinde. Ölümler, saldırılar, polislerimizin kimliği, gerçekte kim oldukları ve en başından beri merak konumuz olan ‘Ses’ ve bununla ilgili tarikatın ne planladığı. Her cevap işte tam da bu bölümdeydi diyebiliriz. Aslında düşünüyorum da biraz erken bitmiş hani koro devamında bir olay daha işlenebilir ve tamamen bitirilebilirdi ama yazar bu sefer yazmamayı tercih etmişti ve biz de saygı duymalıydık. Gene çok başarılı bulduğum bir kitabı bitirdim. Adamın kitapları bir içim su denilecek cinsten. Halen okumadıysanız kaçırmayın derim. Ve İyi geceler..
Koloni
KoloniJean-Christophe Grangé · Doğan Kitap · 20096bin okunma
··
1 artı 1'leme
·
102 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.