Kitap adını son öyküsünden alıyor. Genel itibari ile Yekta Kopan tarzını tüm hikayelerde görüyoruz. Kopan'ın bugüne kadar okuduğum kitaplarında sadece bir tanesini beğenmemiştim, bu kitapta da 1-2 öyküyü hiç beğenmedim. Fakat Üç Korner Bir Penaltı ve Newton'un Üçüncü Yasası hikayeleri o kadar güzeldi ki kitabı toparlamaya yetmiş fazlasıyla. İlk okunabilecek kitapları arasında yer alabilir. Eski yıllarda yazmış olduğu kitapların vurucu etkisinin daha düşük olduğunu düşünüyorum. Kısaca hikayelere göz atalım.
1-Şey : Hayatının iplerini hep başkalarına vermiş ezik bir adamın içindeyiz, öykü güzel ilerliyor fakat bundan başka bir katkısı yok.
2- Afrika'dan Çok Güzel Hayvanlar Geldi : Ailesinin yanında yaşamaktan dolayı keyif alan (almak zorunda kalan) yine nispeten ezik bir adamın psikolojisindeyiz. İki hikaye üst üste gelince bunalıyor insan biraz.
3- Üç Korner Bir Penaltı : Samimi bir öykü, sokak diliyle yazıldığı için hoşuma gitti.
4- Newton'un Üçüncü Yasası : En güzel hikaye kitaptaki. Bir kaza ile birleşen hayatlar. Hepsi de ayrı ayrı roman olabilir. Gündelik durumları etkileyici biçimde anlatabilmiş.
5- Joker: Kısa ve güzel bir hikaye. Hayallerin gerçeğin önüne geçtiği zamanlar.
6- Er Ryan'ı Kurtarmak : Vatansever birisi iseniz, dokunaklı gelecektir. Fena değil fakat aman aman giremedim hikayenin içine.
7- Yedi Derste Vicdan Muhasebesi : Konu güzel, güzel düşünülmüş olmasına rağmen işlenişi nedeniyle ortalama kalmış bir hikaye bana göre.