Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Buz tutan tüm kalpleri eritip ısıtacak nitelikte, yaşama yeniden bağlanmanın hikayesi. Çocukluğu Londra ve Avustralya arasında mekik dokuyarak geçen, aile sorunları ve bazı kişisel sebeplerden dolayı uyuşturucuyla alt üst olmuş bir hayata sahip James Bowen. Ne olursa olsun müzikten vazgeçmeyen tutunabildiği tek dalı müzik olan bu sokak sanatçısı kendi geleceği için yarattığı şansı iki kez ellerinden kayıp yitirmiş. Her insanın hayatında olumsuzluklar olur elbet ama James ailesinden kopmuş bir halde sokaklarda geçimini sağlayan uyuşturucudan bir türlü kurtulamayan -daha doğrusu kurtulmak istemeyen- bir kişi. Kendisini ruhsal bataklıktan çıkarmaya çalışan o dönüm noktasını sokak kedisi Bob ile yakalıyor. Bob çok ilgi çekici, zeki ve özel bir kedi. James'e duyduğu güven ile onun hem kalbini kazanıyor hem de herkes tarafından ilgi görmesi nedeniyle onun hayatını baştan sona değiştiriyor. James'in hikayesini biliyoruz ama Bob'unkini öğrenmek imkansız. "James'in oturduğu apartmanına gelene kadar ne yaşadı, hayatı nasıldı?" sorusunun cevabını sadece Bob biliyor. James ve bizim için ise onun önceki yaşamı sınırsız ihtimallerden ibaret. Karşılıklı anlayış içinde geçen bir dostluk bu. James'in sabırlı ve özenli oluşu dikkatimi çekti en başında. Uyuşturucu kullanarak hissettiği tüm duyguları yok etmeyi hedef edinmiş bir insandan bahsediyoruz. Bob onun yaşamına başkasının zoruyla girmiyor, bu James'in kendi kararı, içinde hayata karşı bir isyan duygusu taşıyor olsa bile içindeki sevgi kırıntılarının yok olmadığını gösteriyor Bob'a gösterdiği şefkat. Hayat elini bir sokak kedisiyle uzatıyor ona ve James'in yaşam şartlarına bakıldığında o eli tutması ise küçümsenemeyecek bir davranış. Neler mi değişiyor peki James'in hayatında? Hayvan sahibi olmak ile çocuk sahibi olmak aynı sorumluluktur ben hep böyle düşünürüm, aynı şekilde James'te öyle düşünüyor. Bob'un sorumluluğunu alarak ise hayatla incelmiş olan bağını sağlamlaştırıyor. Yeni bir amaç yeni bir nefes çünkü hayatta. Bob, daha önceleri insanlarla hiçbir şekilde iletişim kuramayan James'in görünmezlik pelerinini üzerinden çekip atıyor. Yeni bir birey olmasına en büyük desteği o sağlıyor. Hayatını tamamen değiştireceği radikal kararları almasına sebep olan Bob'un bir insan üzerindeki mucizesine tanıklık ederken aynı zamanda James'in anlatımlarıyla sokak kedilerinin eve nasıl alıştırılacağını, davranış biçiminin nasıl olması gerektiğini, onlar için neyin yararlı veya zararlı olduğunu yavaş yavaş hikaye içinde öğreniyoruz. Sadece James'i değiştirmiyor Bob. Bulunduğu ortamda tüm insanların insani duygularını gün yüzüne çıkartıyor. Metro istasyonunda gerek gitar çalarken gerekse sonrasında Big İssue dergisi satarken hızla gelip geçen acelesi olan bir yerlere yetişmeye çalışan insanların görüntüsü önceden okuduğum Momo kitabını anımsattı bana. Kendilerine zaman yaratmak için koşturup duran zaman hırsızlarını, yarattığında ise ne yapacağını bilemeyen o varlıkları. Şu anda çoğu insan çoğu duygudan yoksun bunu kimse inkar edemez. Mekanik bir sistem içindeyiz ve yavaş yavaş robota dönüştürülüyoruz. Bize elini uzatan doğanın içinden ne varsa görmezden gelip hızlıca geçip gidiyoruz. Bizi durdurabilecek tek şey ise özlem duyduğumuz hisler. Bir sevgi kütlesi Bob ve James ikilisi. O yüzden insanlar onları gördüğünde hızlarını azaltıp ilgiyi hayat karmaşasından gerçek hislere yöneltebiliyor. Bu kitabın elime geçmesi ve dışarıda beslediğimiz kedilerden art arda ikisinin hastalanmasıyla onları iyileştirmeyi bizzat üstlenmemiz aynı döneme denk geldi. İlk sayfasındaki "Bryan Fox'a ve dostunu kaybetmiş herkese" ithafını görünce rafa kaldırmak zorunda kaldım. Fazla duygusal bir hayvansever olarak başıma neler geleceğini bilmediğim için onların tedavi sürecinden sonra bu kitabı okumanın doğru bir tercih olacağını düşündüm. Çok şükür ki sağlıklarına kavuştular, ben de gönül rahatlığıyla kitabı elime alabildim. Ben hayvanların iyileştirici gücüne inanan ve herkese bunu anlatmaya, yaşatmaya çalışan bir insan olarak bir çok insanın burun kıvırıp tiksindiği, hatta eziyet ettiği hayvanların aslında insan yaşamı için bir mucize olduğunu böyle tatlı bir şekilde anlatan -aynı zamanda yaşanmış bir hikaye olmasının mutlaka insanlar üzerinde daha fazla iz bırakacağını düşünerek- bu kitabı herkesin okumasını istiyorum. Hangi şart altında olursak olalım, yüzümüz ve yüreğimizdeki sıcak gülümsemenin sebebidir hayvanlar. Sizde de sıcak bir gülümseme yaratabilmesi adına Bob ve James'in iki video linkini buraya bırakıyorum. * youtube.com/watch?v=PccD1UL... * youtube.com/watch?v=Vl2nBSq... İçinizdeki sevgiyi hiç kaybetmemeniz dileğiyle. Keyifli okumalar.
Sokak Kedisi Bob
Sokak Kedisi BobJames Bowen · Yabancı Yayınevi · 20131,222 okunma
·
126 görüntüleme
Kıvılcım Y. okurunun profil resmi
İşin özü sevgide dediğiniz gibi. Ama insanlar zaman geçtikçe bu gerçeği unutuyorlar, kaybediyorlar içlerindeki gerçeği. Ben saf sevgiyi hayvanlarda çok daha fazla hissedebiliyorum, özü onlarda değişmeden kalıyor bence. Tabi bu kişisel bir durum, sevgiyi hatırlatan her şeyden yanayım diyebilirim.
Mehmet aygan okurunun profil resmi
Rica ederim. Aşağı yukarı aynı şekilde yeniden yaşamaya başladığımı belirtmiştim :) Bir kedi ve onun sayısız yavrusunu büyüttüm ama yine de tavsiyenize riayet edeceğimden emin olabilirsiniz..
Mehmet aygan okurunun profil resmi
"Kendilerine zaman yaratmak için koşturup duran zaman hırsızlarını, yarattığında ise ne yapacağını bilmeyen o varlıkları.." çok güzel yerinde bir benzetme ve saptama, çok güzel bir paylaşım elinize sağlık.. Benzer bir şekilde hayata yeniden tutunmaya çalışan birisi olarak incelemenizi keyif ve beğeniyle okuduğumu ayrıca belirtmek isterim...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.