Herkese mutlu pazarlar...
Öncelikle şunu belirteyim; dizi-film yapımcısı tanıdığınız varsa hemen bu kitaba bir el atsınlar. Çünkü tam Türk televizyonları için uygun.
Mehmet Rauf'un kitaplarını, dilini az çok biliyoruz. İstanbul'un zenginleri, yüksek zümresi arasında geçen aşk romanları yazıyor yazarımız. "Böğürtlen" isimli romanı da aynı tarzda yazılmış. İlk başlarda sıkıcı olduğunu sanmış ve biraz da bırakmak istemiştim ama sonra, diğer sayfaya geçmek için büyük bir heyecanla devam ettim okumaya.
Gelelim romanın içeriğine...
Pertev isimli; yakışıklı, zengin, kibar, Avrupa beyefendisi bir abimiz var. Bu abimiz Müjgân isimli, yine zengin bir hanımefendiye aşık oluyor. Müjgân Hanım da öyle hemen yüz vermiyor tabi ki, kitabın "böğürtlen" ismi de buradan geliyor. Pertev abimiz aşkından virane olmuş, Müjgân ablamızın etrafında pervane olmuş dururken, Müjgân Hanım'ın umrunda bile olmuyor bu aşk meşk işleri. Çünkü kendisi artık insanlara pek de güvenemiyor, inanmıyor insan samimiyetine. Haksız da değil hani... Yer yer Pertev beyin, Müjgân hanımın gönlünü alma çabaları; Müjgân'ın ona karşılık vermemesi, bazen lise aşklarına benzemeleri diye diye uzayıp gidiyor bu aşk hikâyesi.
Açıkçası ben kitabı çok beğendim, ilgi çekiciydi. Okuduğum ilk Mehmet Rauf romanıydı aynı zamanda. Hepinize de tavsiye ederim...
O kadar Müjgân dedik, şunu da şuraya koyayım bari arka plânda çalsın dursun.
youtu.be/EVwYvmoG8Ms