Bugün sizleri Madam Michel ile tanıştırmak istiyorum. Kendisi oldukça lüks bir apartmanın kapıcısı. Eşi vefât ettiğinden dolayı kedisi Lev ile birlikte yaşıyor. 50'li yaşlarda, yoksul bir aileden gelen, pek de bakımlı olmayan, hatta gördüğünüzde yukarıdan bakıp dudak bükeceğiniz bir tipe sahip. Bu özelliklere sahip olmasına bir de kapıcılık mesleği eklenince oldukça modern insanların (!) yaşadığı böylesine lüks bir apartmanda kendisine hangi gözle bakılacağını hayal edebilmişsinizdir umarım.
Bu özelliklere sahip bir insanı pek çok kişi tanımaya değer bulmaz. Setler en baştan çekilmiş, böyle bir insanı tanımanın bir işe yaramayacağına karar verilmiştir çünkü. Yalnız hayat o kadar gariptir ki bütünüyle görebildiğimizi düşündüğümüz pek çok şeyi aslında göremediğimizi anlamamız için oyunlar oynar bize. Madam Michel de tam mânâsıyla buz dağının görünmeyen yüzü. Zira neredeyse ilmi her konuda bir fikre sahip olan, oturup Felsefe, Edebiyat sohbetleri yapabileceğiniz, Rus Edebiyatı seven, eserlerin içerisinde yer alan karakterlerin her birini zihnine yerleştirmiş, hatta sırf Anna Karenina'daki Levin karakterinden dolayı kedisine Lev adını koymuş gizli bir hazine. Bunların yanı sıra klâsik müziğe karşı ilgisi, Uzakdoğu sinemasına karşı pek çok bilgisi var. Her fırsatta kütüphaneden kitap alıp okuyarak kendini daha da geliştiriyor. Tüm bu özelliklerin yanında Madam Michel'in bir özelliği daha var: Kendini saklamak ve bu özelliklerin hiçbirine sahip değilmişçesine dış dünyaya karşı sıradan bir insan gibi yaşamak. Bir kapıcı için çok fazla meziyet saydım sanırım.
Madam Michel'in yanı sıra kitabımızın ana karakterlerinden biri de Paloma Josse ise apartmanda yaşayan ailelerden birinin 12 yaşındaki kızı. Josse, ailesindeki tüm fertlerin aksine burjuvaziden nefret eden, çıkarlar dünyasından uzak duran ve her fırsatta bu durumu eleştiren, modernizm adı altında yapılan her türlü safsataya dudak büken, neredeyse her konuda bilgisi olan, Japon kültürüne ilgi duyan, 13.yaş gününde intihar etmeyi planlayan zeki bir genç kız. Aslında bir bakıma Madam Michel ile aynı yöne bakan, aynı şeyleri hisseden, aynı dünyayı arzulayan bir karakter.
Madam Michel ve Paloma Josse aynı apartmanda yaşıyor iken ve en önemlisi aynı düşünce düzleminde dolaşıyorken birbirilerine bir o kadar da uzaktırlar. Eserin konusu tam da burada şekilleniyor. Apartmana yeni taşınan Japon asıllı Kakuro Ozu'nun gelmesiyle üç karakterin de hayatına yeni pencereler açılıyor ve devam eden sayfalarda her bir karakterin başkalaşan hayatına eşlik ediyorsunuz.
Eser dönüşümlü olarak Madam Michel ve Paloma'nın anlatımıyla ilerliyor. Her iki karakterin de gözünden okuyorsunuz olayları. Madam Michel'in bilgisini konuşturduğu bazı kısımlar felsefe sohbetleri niteliğinde olduğundan dolayı sıkıcı gelebilir fakat bölümler çok uzun değil. Eserde pek çok filozofa, esere ve karaktere atıf yapılıyor. Bu eserleri okuduysanız Madam Michel'in neyden bahsettiğini daha iyi anlama şansınız oluyor. Tam anlamıyla sürükleyici bir anlatımı olduğunu söyleyemem fakat sıkmadan ağır ağır yol alıyorsunuz.
Henüz varlığından bile haberdar değilken, okuyup bitirince kalbimde bir şeyleri titreten, beni etkileyen bir eser oldu. Zira hayatta var olan etiket ve önyargı gerçeğine hüzünlü bir hikâye ile dokunuyor Yazar. Kaçımız insanları sahip oldukları statülere, kıyafetlerine ya da tiplerine göre yargılamıyoruz? Kaçımızın bir doktora, avukata ya da öğretmene gösterdiği tavır ile bir kapıcıya, çöpçüye gösterdiği tavır aynı? Muhatabımızı tanımadan çok kolay yargılayabiliyoruz. Halbuki tipi, statüsü, konumu, kariyeri ne olursa olsun karşımızdakinin ne derinlikte biri olduğunu bilmemiz mümkün değil. Belki bu eser bu anlamda kendimizi sorgulamaya, bir karar almaya ve kendimize yakışanı yapmaya yönlendirir bizi.
Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, kitabın kapağı oldukça güzel. Normalde cicili bicili kapaklar genelde boş kitapları anımsatır bana, ki çoğunlukla öyledir de. Kitabı okumadan evvel de kapağı çok hoşuma gitmişti. Okuduktan sonra ise ne kadar isabetli bir çizim olduğunu daha iyi anladım. Önyargılarınıza bir mola verin, kitabı edinip bir sayfa çevirin, güzellikler sizi bulsun. Keyifli okumalar. :)