Dostoyevski'nin "Her birimiz, her şey için ve herkese karşı sorumluyuz" sözüyle başlayan, bu sözü anlatan ve derinden hissettiren roman.
Okurken en çok Jean, kısa ve acısız Jacques, sonra Hèlène, biraz Marcel ve bazen Denise.
O kadar içindeymişim ki o odanın, olayların; kitap bitse de kişiler sanki yine benimle.
Aslında bu kitap; benim içine bir şekilde dahil olup bitirdiğim için üzüldüğüm kitaplardan biri olmuş.