Bu kitabı okumakla sadece Mehmet Akif’i en doğru şekilde tanımış olmayacak, o devrin tüm edebiyat, siyaset ve sosyal durumu ile ilgili de bir fikir sahibi olacaksınız.
Ayrıca bu kitabı okuduğunuzda, bir kimse şayet hem II. Abdulhamid’e “Ulu Hakan” diyor, hem de Akif’i sevdiğini söylüyorsa, o zatın aslında tarihini bilmediğini, Akif ile Abdulhamid’i ve tabi tarihini, güvenilir tarih kitapları yerine, diziler ve siyasetçilerden öğrendiğini fark edeceksiniz.