Yazarımızın ilk kitabı, ilk öykü kitabı bu kitap. Bu yüzden okumaya başlamak için karar vermekte zorlanılabilir belki ama okuduktan sonra da diyeceğiniz şeyin "İyi ki.." olacağı çok açık bana göre. Öyküler tekdüze bir dilde yazılmamış, muhayyel serisinin içinde olmanın hakkını verebilmiş örneğin ya da Güray Süngü Beyefendi'nin beğenisini hak etmiş. Kitabı farketmem Güray Süngü'nün bir tweetiyle oldu, sonra da kitabın kapağı, ismi derken çekiverdi kendisine. Zaten çok araştırmam kitapları ilk kitapmış mı değilmiş mi pek bakmam; bu da benim için bir avantaj oluyor tabi. Kitabın içeriğine gelecek olursak; 11 öyküden oluşuyor, kitabın ismi de olan öykümüz giriş hikâyemiz. Fakat es geçemeyeceğim ki ilk baştaki hikâyelerin tadı daha bir başkaydı ve daha bir muhayyeldi. Muhayyelin anlamını merak edecek olursanız söyleyeyim: Hayal gücüyle yaratılan, hayal edilen anlamına geliyor. Aslında benim anlamını en çok merak ettiğim şey suâda idi. Hemen onu da yazayım, kendisi Osmanlıca bir kelime ve sıkıntıdan dolayı uzun uzadıya solumak ve evin ortası anlamına geliyor. Hikayeyi okuyunca da anlayacaksınız ki iki anlamı da içinde bulunduran bir karakter, belki de bir hayal..
Kitabın arkasını iyi okuyan bir okuyucu içinde de aynılarını bulacağı çok açık. Kitapta yalnızlık var, delilik var belki de hikmetlik, ana kahraman da var figüran da var ama figüran da aynı değerde, kahramanlarımız da.. Kitabı alır almaz dedim ki: Sevinemem Suâda, sevinemem yalnız değilim. Sonra anladım ki gerçekten yalnız değilim, kendi kendime konuşsam da yalnızlıktan değil bütün bunlar belki o an yanımda kimseyi bulmayışımdan. Hem ben "Rabbim nasıl olsa içimi biliyor, fâni olan bilmese de olur." diyemiyorum ki. Öyle gizliden gizliye de sevemiyorum, hikayemi anlatacağım arzuhâlcim de yok. Bir gün uyandığımda geçmiş hayatımın absürtlüğünü gösterecek bir aynam da yok. Yok öyle felsefi hikâyelerim. Ama en azından anladım, dedim ki bu öykü de bunun için yazılmış, bize bunu göstermeye çalışmış.. Demek ki hâlâ umut var, demek ki hâlâ modern zamanın kölesi değilim ve demek ki anlayabiliyorsam değişebilirim de.. Kitabın başında geçtiği gibi Tanpınar Mahur Beste'sinde bize sizin kapalı kutunuzu bu kitapla birlikte ben açtım diyor ya bu kitap da kalbimde bazı yerler açtığı kesin ama açık kalmaya devam eder hatta ben onu daha da mı genişletirim yoksa bu açıklık ağır gelip daraltmaya mı çalışırım pek bilemiyorum.. Siz de okursanız belki birlikte düşünürüz.