Kadınların peşinden koşarak, kadınlar onu kovalarken gülümseyerek, kendine yakalanma izni verdikten sonra muzaffer olma onurunu kazanmak için rolleri bir anda tersine çevirip onları okşayarak,onlarla sevişerek ama hiçbir zaman kalbinin birine bağlanmasına müsaade etmeyerek geçen bir hayattan sonra Francesca Bridgerton’a bir kez bakmış ve ona öyle hızlı, öyle güçlü bir şekilde aşık olmuştu ki o anda düşmeden ayakta kalabilmiş olması bir mucizeydi.
Bununla birlikte Michael’ın talihsizliği, Francesca’nın soyadının ancak bir otuz altı saat daha Bridgerton olarak kalmış olmasıydı; karşılaşma vesileleri, acıklı bir şekilde, kuzeninin çok yakında bu genç kadınla evlenecek olmasını kutlamak adına düzenlenen bir yemekti.