Bak sen şu Puşkin'e...
Meşhur düellodan önce yazdığı son eser olan "Gizli Günce" eserinde, gizli kapaklı kalması gereken ne varsa ortaya sere serpe döküyor. Evlenmeden önce bekar hayatından bahsederken:
"О zamana kadar, bir günde genellikle en fazla beş kadına sahip olurdum." diyor. En fazla...
Sekse ve özellikle vajinaya olan bir düşkünlüğü söz konusu ki, inanamadım. Hastalık derecesinde... Resmen vijanayı kutsal bir şey olarak gösteriyor. Ondan ayrı kalmayı kabus olarak nitelendiriyor. Hele tasvirleri?
Bunu sen ben yapsak linç yeriz ama Puşkin yapınca bir şey yok. :)
Kitabın ilk bölümünde bir ablamız yaşadıkları kimi şeyler var ki, burada tek tek anlatıp dikkatleri üzerime çekmek istemiyorum. Gözlerim fal taşı gibi açık bir vaziyette okudum.
Fakat kitabın sonuna yaklaştıkça bende bir garip hüzün peyda oldu. Düello fikri olgunlaştıkça ölümü daha çok düşünür olmuş. "Bir daha bu ağaçları, bu kitapları göremeyeceğim." diyor ama sonra yine vajina diyor. Sürekli vajina diyor. Okuyunca bana hak vereceksiniz.
Düello yaptığı şahıs da çok ilginç...
Okuyunuz efendim, tavsiye ederim. :)