Hocam henüz Halil Cibran okuma şansı elde edemedim. Ama her seferinde eserlerini almaya devam ediyorum.
Böyle yorumlar gördükçe de kısa zamanda okumaya başlamak istiyorum.
Cibran bütün eserlerini sıkılmadan okuyabildiğim yegane düşünürlerden biridir fakat öyle okuyup hemen geçmeyle anlaşılacak cümleler yazmaz. Bazı cümlelerini 5-6 kere düşündükten ve tarihsel süreç içerisinde değerlendirdikten sonra anlaşılır olan aforizmalar yazmıştır. Umarım okursunuz, size faydası olacağını düşünüyorum. Teşekkür ederim. :)
İlk defa videonuzu izleme fırsatım oldu. Bir eleştirim olacak :) Ben videoyu çok zorunlu kalmadıkça tercih etmiyorum, okumak ağır basıyor bir konuda iki seçeneğim de varsa. Ama görsel etkileşimin zirvede olduğu çağımızda bir hedefe ulaşmak için gerekli sanırım. Eşim Podcastleri dinler, arada bana da bahseder, ideal uzunluğu 20 dk civarıymış. Ben de bir yerde okumuştum, blog/ köşe yazıları okuyucuyu 6 dk ya kadar kendinde tutuyor. Bu youtube videoları da öyle sanırım ben 5 dk civarında ilgimi kaybettim, sıkıcı mı hayır değil, konu mu ilgi mi çekmedi hayır çekti ama ne eksik bilmiyorum. Belki daha kısa bir video ile en can alıcı yerleri aktarsanız, bir kaç ses efekti ile birlikte daha verimli olur. Tabii dediğim gibi ben ortalama bir izleyici sayılmam, çok az izlerim.
İncelemeniz çok güzel yine, elinize sağlık.
Çok teşekkürler Nesrin Hanım vaktinizden ayırıp da söyledikleriniz için. Beni böyle yorumlar çok geliştiriyor, emin olun.
Fakat yeni Youtube standartlarında öyle koşullar var ki; bunun arasında 1000 abone ile birlikte 4000 saat izlenme de bir baraj olarak sayılıyor. Hal böyle olunca 5 dk’lık video ile 20 dk’lık video arasında 500 kişi üzerinden değerlendirme yapsak çok ciddi bir izlenme süresi farkı ortaya çıkıyor. Dediğim gibi bu tamamen ortalama izlenme görüntü süresini yüksek tutmaya yönelik bir durum. Eskiden yoktu. Fakat ne kadar 15-20 dk. arası sürelerde video koyulursa ve ortalama izlenme süreniz ne kadar fazla olursa Youtube aramalarında da o kadar üstlerde oluyorsunuz. İşin gerçek tarafı bu maalesef, yoksa ben de kısa kısa videolar koymayı çok isterdim. :(
Anlatmak istediğini net bir şekilde, bir örnek olay üzerinden çok akılcı ve samimi bir şekilde vermişsin. Kitaplar da dostturlar ve ölümsüzdürler. Ölümsüz olmak böyle bişey olsa gerek.
Misal Dostoyevski bir sürü okuma, ileti, alıntı, inceleme...keza Kafka, Tolstoy, Oğuz Atay, Sabahattin Ali ve bu gece çok defa Halil cibran - Kum ve Köpük... Her alıntıda yüzlerini görüyoruz. Sanki hiç ölmemişler birazdan yanımıza gelip misafirimiz olacaklarmış gibi. Öyle değil mi?
Kalemin daim olsun arkdaşım. Eline, diline, yüreğine sağlık.
Evet ve özellikle Halil Cibran okurken sanırım ki aforizma tarzından dolayı sürekli o karşımdaymış gibi hissediyorum. Çünkü birkaç cümlelik aforizmalardan oluşuyor tarzı ve sohbet edermiş gibi samimi bir üslubu var. Böyle olması bence çok hoş. Düşüncelerin için teşekkür ederim 👌🏻
1 sonraki yanıtı göster
Youtube kanalınızın amacı ne kadar güzelmiş bunu düşünemediğim için kendime çok kızdım. Bende birgün para kazanmaya başlarsam tamamını okullara kitap bağışı olarak değerlendirmeye karar verdim. Çok teşekkür ederim :)
Çok güzel bir düşünce içerisine girmişsiniz, bunun için sevindim açıkçası. Ben teşekkür ederim. :)
Bu yorum görüntülenemiyor
Şimdi bu kitabı okuma sebebim bu sözler sanırım ve gerçekten o kadar güzel anlatmışsın ki Oğuz abi bu kitaba kayıtsız kalmak elde değil. Kitabın içinde o kadar güzel sözler var ki her birini alıntı olarak paylaşasım geliyor. Bu harika inceleme sayesinde başladım kitaba ve 10 üzerinden 10 olarak devam ediyor şuanda.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.